Geçmişten günümüze zekâyı tanımak ve anlamak üzerine birçok araştırma yapıldı, yapılmaya da devam edilecek gibi görünüyor. Amerika Birleşik Devletleri’nde 4-6 yaş grubu çocukları inceleyen bir araştırmacı grubu dikkat çekici birtakım bulgulara ulaştı. Bilindiği üzere hazzı erteleyebilen çocukların (özdenetimi yüksek) gelecekte çok daha başarılı ve mutlu bireyler olduğu neticesi araştırma sonuçlarıyla ortaya konmuştu. Oregon Üniversitesinden bir grup araştırmacı özdenetimi yüksek çocukların diğer çocuklara göre zekâ testlerinde yüksek puanlar elde ettiği sonucuna ulaştı. Araştırmacılar 40’ar dakikalık beş oturum boyunca 4-6 yaş arası çocuklara bilgisayar oyunu oynattı. Bu oyunun kuralı çamurlu alanda bulunan kedileri çim alana taşımaktı. Oyun ilerledikçe çim alan daralıyor, çamurlu alan ise genişleyerek daha çok dikkat edilmesi gereken bir alana dönüşüyordu. Dikkat ve denetim gerektiren bu oyunu başarı ile tamamlayan çocukların zekâ testlerindeki puanlar yüksek orandaydı. Aynı araştırmacı grubunun farklı bir çalışmasında çocukların dikkati kontrol etme yeteneği ile duyguları kontrol etme yeteneği arasında yakın bir ilişki olduğu ortaya kondu. Buna ilaveten ebeveynlik tutumlarının da dikkat kontrolünde rol oynayan bazı genlere etki ettiği sonucuna ulaşıldı.
Tüm bu bulgular bilişsel kontrol, öz denetim ve zekânın birbiri ile ilişkili olduğu sonucunu ortaya koymaktadır. Çocukların dikkati sürdürme konusunda problemler yaşadıkları, tanılama ve tedaviye ihtiyaç duydukları bilinen ve karşılaşılan bir durum. Teknoloji ile doğan ve büyüyen çocuklar yoğun ekran kullanımına maruz bırakıldığında okul başarısı, dikkati sürdürme ve yoğunlaştırmada güçlük yaşandığı için düşmektedir. İlgili araştırma çocukların dikkati kontrol etme yeteneği ile duyguları kontrol etme yeteneği arasında anlamlı bir bağ olduğunu ortaya koymuştu. Bu durum dikkati kontrol etmede güçlük yaşayan çocukların duygu yönetim becerilerinin de düşük olabileceğini düşündürüyor. (Öfkeli, fevri, saldırgan...) Yaşam başarısı için akademik başarının tek başına yeterli olmadığı düşünüldüğünde duygu yönetim becerilerinin önemi ön plana çıkıyor. Dolayısıyla dikkati sürdürmede sorun yaşayan öğrencinin yalnızca okul başarısı değil, sosyal uyum becerileri ve öz denetimi de tehlike altında olabilir. Hem akademik hem de sosyal olarak geride kalan öğrencinin devam eden yaşantısında güçlükler ile karşılaşacağı olası.
Peki ne yapmalı ne yapmamalı?..
Öncelikle dikkat geliştirilebilir ve buna paralel olarak zekâya olumlu katkı sunulabilir. Erken yaşlarda çocukların ekran kullanım sürelerinin kontrolünüz altında olması dikkati geriletmez, kontrolsüz ekran kullanımı dikkat kontrolünü zayıflatır. Bu sizin tercih ettiğiniz ebeveynlik tutumu ile ilişkilidir. İlgili araştırmada olduğu gibi dikkati sürdürme çalışmaları tercih edilebilir, böylelikle zekâ puanına katkı sunulabilir.
Çocuğunuzun akademik başarısının istenilen düzeyde olmaması öncelikle dikkatini sürdürme ve yoğunlaştırmada sorun yaşaması ile ilgili olsa da buna ilaveten öz denetim becerileri mutlaka gözden geçirilmelidir. (Duygularını, heyecan ve kaygısını kontrol edemeyen öğrenciler başarısız olabiliyor.)
Kendini kontrol edebilmeyi öğrenen dikkatini de kontrol edebilmeyi öğrenebilir. Bu çalışmalar erken yaşta yapıldığında akademik ve sosyal becerilerin gelişimi sağlıklı seyreder. Ayrıca zekâ puanında artış gözlemlenebilir.
Eğitim Uzmanı
Tolga YAZICI
Kaynak
Kahneman D. (2011). Hızlı ve yavaş düşünme (O. Ç. Deniztekin & F. N. Deniztekin, Çev.) İstanbul: Varlık.
Kommentare