Birçok öğretmen doğru bulduğu, uygulamak istediği öğretim metotlarını bu süreçte maalesef ki kullanamıyor, ancak öğretmenlerin bu metotları yeniden ele alarak ve daha basit bir hâle indirgeyerek öğretim yaşantılarına katabilmeleri de mümkün.
Zorlu Süreçle Nasıl Tanıştım?
Ülkedeki birçok öğretmen gibi ben de kısa bir süre önce yüz yüze öğretimden çevrim içi öğretime neredeyse hiç hazırlık yapamadan geçmek zorunda kaldım. Çevrim içi eğitimin başlarında aldığım kararla, öğrencilerin bu yeni sürece aşinalık kazanması için eskiden günlük olarak yaptığım prosedürlerin neredeyse tamamını yapmaya çalıştım. Fakat yanılmışım, eski prosedürleri uygulamamın öğrencilerim için en iyisi olduğunu düşünsem de derslerime katılım oldukça azdı.
Katılımın az olması cesaretimi kırmasına rağmen, ben ne yapmam gerektiğini biliyordum ama nasıl yapacağımı bir türlü kestiremiyordum. Okul yılının geri kalanına yüz yüze devam etmeyeceğimize dair bir teyit aldığımda, ne yapacağıma karar vermek için bir hafta sonumu düşünmeye ayırdım. Çünkü, biliyordum ki bu süreçte ben de öğrencilerim de kaybolmuş gibi hissediyorduk ve bir şeyler yapmalıydım.
Düşünmek için ayırdığım sürenin sonunda anladım ki öğrencilerimden tipik koşullara uymalarını beklemişim. Ancak içinde bulunduğumuz durum tipik koşulları uygulamak için uygun değildi, bu bir krizdi ve öğrencilerimden eskisi gibi davranmalarını beklemem yanlıştı. Onlar için yeni bir yol çizmem gerektiğini anladım. Yolu çizebilmem için de eğitim felsefemi tekrar gözden geçirmem ve bu felsefeyi içinde bulunduğumuz şartlara uyarlamam gerekiyordu.
Eğitim Felsefesi Nedir?
Eğitim felsefesi, bir bireyin öğretme ve öğrenmede neyi önemli gördüğüne dair inançları ve düşünceleridir. Öğretici genellikle bir ila iki sayfalık yazılı bir açıklamayla bir şeyi nasıl ve neden öğrettiğini açıklar. Bu açıklama her karardan üstündür, sınıftaki öğrenimin ve öğretimin ne şekilde ilerleyeceğini belirler.
Bir eğitim felsefesinde bulunan bazı tipik ifadelere göre, sınıfta farklılaşma öğrencilerin başarılı olmasına yardımcı olur, ayrıca dersin hızı da öğrencilerin davranış sorunlarını en aza indirebilir. Bunlar ve benzeri örnekler yoluyla felsefenin arkasındaki mantık rahatlıkla anlaşılabilir ve öğretmenler de böylece öğretim felsefesini daha kolay açıklayabilir.
Böyle bir kriz döneminde okuduğunuz bir öğretim felsefesini bir süre sonra her yönü ile hatırlamanız muhtemelen imkansız. Bu yüzden, ben kendi felsefemin kolay bir şekilde hatırlanması için kısaltmam gerektiğine karar verdim. Bu sayede hem felsefem netlik kazandı hem de felsefemin daha hızlı hatırlanması da artık mümkün oldu.
Eğitim Felsefemin Detayları
Eğitim Felsefem aslında beş paragraf uzunluğundaydı, ancak kısaltarak 3 paragrafa indirdim. İlk paragrafımda en çok “inanıyorum” ifadesine yer verdim. Bu paragrafta öğrencilerin kavramları anlamasının ne kadar önemli olduğunu anlatmayı hedefledim. Bu amacımı destekleyen bir cümlem ise şuydu: “Bir şey üretebilmek önemlidir, ancak bunun neden önemli olduğunu anlamak öğrencilerin başarısı için çok daha önemlidir.” Özetlemek gerekirse, bu paragraftaki amacım kavramların önemini vurgulamaktı.
İkinci paragrafımı öğrenme süreçlerini açıklamak amacıyla ele aldım. Cümlelerimin birinde öğrencinin bilgiyi elde etme sürecinin en az bilginin kendisi kadar önemli olduğundan bahsettim. Genel olarak ifade etmek istediğim şey de buydu zaten. Öğretim süreci öğretilen bilgi kadar önemliydi, hatta çok daha önemliydi.
Son paragrafım ise ilişkilerle ilgiliydi. “Öğretmen ne kadar çabalarsa çabalasın, eğer öğrenciler okulla, arkadaşlarıyla ve öğretmenleriyle ilişki içinde değilse, öğrenmede zorluk çekmeleri oldukça muhtemeldir.” diye bir cümle yazmıştım. Bu cümleden de anlaşıldığı üzere, bu paragrafı ilişkiler kuralının öğrenme ve öğretmedeki yerinin çok büyük olduğunu açıklamak amacıyla yazdım.
Bu paragraflardan yola çıkarak eğitim felsefemin 3 temel ve hatırlanması kolay ilkeye dayandığını söyleyebilirim. Bunlar;
Kavramlar ilkesi,
Öğretim ve öğrenim süreci ilkesi,
İlişkiler kuralı ilkesi.
Her zaman aklımda bulundurduğum felsefeme ait düşünceleri bu şekilde gruplamak ilkelerimi daha hızlı hatırlamamı sağlayarak en büyük yardımcım oldu.
Eğitim Felsefemi Bu Krizde Nasıl Kullandım?
Eğitim felsefeme yoğunlaştığımda nerede yanlış yaptığımı fark ettim. Felsefemi eskisi gibi kullanmaya çalışarak hata yapıyordum. Bunun yerine, Covid-19 ortamının yarattığı değişikliklere ayak uydurmalıydım ve felsefemi de yeni bir şekle sokmalıydım.
Eğitim felsefenizi oluştururken ya da gözden geçirirken yaşadığımız bu krizi de göz önünde bulundurarak aşağıda özetlenen soruları kendinize sorarak daha uygun kararlar alabilirsiniz:
Yetenek: Öğrencilerin dersleri takip ettikleri platform yeterli mi? Kendinizin ve öğrencilerin yetenekleri neler?
Güvenilirlik: Planlarınız ve yazılımlarınız güvenilir mi?
Yetersizlik: Bu durumda elinizden gelmeyen şeyler neler?
Uygunluk: Öğrencileriniz için yaptığınız planlarınız mevcut duruma uygun mu?
Yaratıcılık: Felsefenizin sınırlarından çıkmadan nasıl daha yaratıcı olabilirsiniz?
Sürdürülebilirlik: Yaptığınız veya yapmayı düşündüğünüz şey uzun vadede sürdürülebilir mi?
Kendi eğitim felsefemi gözden geçirirken bu soruları yanıtlamak işimi oldukça kolaylaştırdı. Yeniden ele aldığım felsefemde ilk olarak yetenek kavramı üzerine çalıştım ve bu süreçteki kısıtlı imkanları da dikkate alarak öğrencilerimin başarısı için hangi kavramları uygulamanın öneminin büyük olduğunu düşündüm. Felsefemi yeniden değerlendirme aşamasında ikinci olarak öğretim ve öğrenim süreci ilkemi yeni bir şekle soktum ve vereceğim ödevleri öğrencilerimin bu zorlu süreçteki imkanlarını düşünerek verdim.
Sonuç olarak, yukarıdaki soruları yanıtlayarak hem ilkelerime uygun davrandım hem de bu süreci herkesin yararını gözeterek yürüttüm.
Unutmayın ki böyle bir kriz döneminde düşüncelerinizi toparlamak zordur, ancak inançlarımıza ve ilkelerimize dayanarak hareket etmek bize daima yol gösterir. Öğretim felsefenizi kısa ifadelere indirgemek böyle anlarda neyin önemli olduğunu hatırlamanız ve neye odaklanmanız gerektiği konusunda size yardımcı olacaktır. Böylece, bu işin sonunda yalnızca kendiniz için değil, herkes için de bir yol çizmeniz artık mümkün hâle gelecektir.
Yazar: Aaron Tombrella
Çeviren: Elif Yurtbeğendi
Revising Your Teaching Philosophy for This Crisis By Aaron Tombrella
Originally published © Edutopia.org
#egitim #eğitim #felsefe #eğitimfelsefesi #koronavirüs #çeviri #çeviriyazı #egitimlik #eğitimlik #elifyurtbeğendi
Kommentare